Soren'in bakış açısına göre, günlük yaşamımızda farkında olmadan bıraktığımız parmak izleri, akışkan bilginin ve teknolojiyle olan ilişkimizin yansımalarına dönüşüyor. Benzersiz ve kişisel olan bu izler, bir ekranla temas ettiklerinde kimliklerini yitirmiş gibi görünüyor. Bilgi ve görüntülerin durmaksızın aktığı bir çağda, gerçekten otantik ve kalıcı olan ne olur?
DOKUNMANIN HAFIZASI
SANATÇI PROFİLİ
Bu sayımızda yer verdiğimiz Surface Tension ise Soren’in dijital çağda insan ve teknoloji arasındaki ilişkiyi en kapsamlı şekilde ele aldığı serilerden biri. Büyük formatlı bir film kamerasıyla tablet ve telefon ekranlarını fotoğraflayan sanatçı, parmak izleri, lekeler ve yağlı kalıntıları görünür hale getirerek ekranlarla kurduğumuz fiziksel ilişkinin izlerini ortaya çıkarıyor. Gün içinde defalarca dokunduğumuz cihazlar farkında olmadan ürettiğimiz bir tür hafıza mekanizmasına dönüşüyor. Parmak izlerinin ardında beliren haber manşetleri, sosyal medya içerikleri ve internet görüntüleri, bir yandan modern yaşamın görsel ve dokunsal deneyimini kaydederken, diğer yandan bilginin sürekli akışta olduğu bu çağda hafızanın nasıl şekillendiğine dair sorular sorduruyor. Dokunmatik ekranlar bilgiyi ve iletişimi hızlandırırken, aynı zamanda varoluşsal bir boşluk hissi yaratıyor. Soren, bu yüzeydeki izleri takip ederek, bireyin teknolojiye bağımlılığını ve algının nasıl dönüştüğünü görselleştiriyor; bedenimiz ile ekran arasındaki sürekli ve tuhaf etkileşimi aktarıyor.
FOTOĞRAFLAR: TABITHA SOREN
YAZI: ESİN ÇALIŞKAN